Çimlerin Üzerinde...

"Of, bak öyle olur"dedi Samara cüppeyi giyerken. "ne yalan söyliym fazla soğuk beni açmıyor"dedi. "Ama bak üşürsen söyle ya da en ufak bir öksürük sesi duyarsam senden bunu geri giyersin! Tamam mı?"

Tom annesinden azar işitmiş gibi mırıldandı:"hıhı"dedi.Ardından:"Annem gibi konuştun.."dedi.

"Tamam , güzel annenin sözünü dinler misin? Pek dinliyormuş gibi bir halin yok. Ya cüppeyi almak istemediğine emin misin?"

Tom:"Annemi mecburen dinliyorum..Ama seni dinlemiycem..Çünkü sen benden daha önemlisin"dedi.

Samara inatla "Bu üşüdüğün manasına gelir ama! Giymek istemiyorum. Tamam buraya kadar ölürümde giymem artık." dedi ve cüppeyi sırtından aldı ve Tom!a uzattı "Giy!" dedi ésonra hasta oluyorsun ortalarda gözükmüyorsun. Ben senin için ne kadar endişelendim biliyor musun? Gryffindor ortak salonunda öldün sandım! Şimdi giy şunu!"

Tom gülmeye başlamıştı.

"Gülmesene, kime diyorum ben! Gülme.Yeter ya gidiyorum ben. Al şu cüppeyide." dedi ve arkasını bir hışımla dönüp şatoya doğru yürümeye başladı.

Tom gülmeyi keserek cübeyi aldı ve kızın peşinden koşarak:"HEYY!!"diye bağırdı:"Sanırım burda birşey unuttun"dedi.

Samara gidiyorduki "ne var"dedi hışımla.Sonrada "boşversene"diyerek oradan uzaklaştı.

out:yarın deneme sınavım var çıkıyorun ben görüşürük

Tom ağzını açmıştıki tekrar kapadı.O da yavaş adımlarla şatoya girdi.

Misafir

Daren kollarında Hazal ile çimlerin oraya gelmişlerdi hava biraz soğuktu daren hemen cekedini çıkartarak Hazal'ın omuzları üzerine koydu ve aklına bir şey gelmişti ama şuan olmazdı hava soğuktu ve Hazal daha çok üşürdü düşündüğünü yaparsa Hazal'ın hiç bir şekilde zarar görmesini istemiyordu . Çimlerin üzerine oturdu.

Misafir

Hazal

"Sağol üşümüştüm"

diyerek cekete iyice sarıldı.

"Seni öyle çok seviyorum ki..."

diyerek Daren'ın dudaklarına doğru yaklaştı.

Misafir

Daren Hazal'ı öpmüştü aslında onunla çok vakit geçirmek istesede her isteği olmuyordu Hazal'ın sırtını sıvazlıyarak onu sıcak tutmaya çalıştı havada baya esiyordu rüzgar artmıştı biraz daha karanlık çökmüştü tamamen .

"İstersen içeri girelim fazla üşümene dayanamıyacağımı biliyorsun."

Misafir

Hazal "Yok hayır ben üşümüyorum" diyerek çimlerin üzerine uzandı ve gözlerini kapadı.Kollarını iki yana açtı.

Misafir

Daren üşümediğine sevinmişti onun yanına uzanarak yanına döndü ve Hazal'a bakmayı sürdürdü ardından asasını çıkardı ve

"Avis." diye mırıldandı asadan çıkan bir sürü beyaz kuş havada cıvıldayıp gözden kaybolana kadar onları izledi ardından

"Onların hepsinin mutlulupu benim şuanki mutluluğumun yanında hiç kalır." dedi Hazal'ın saçını okşarken.

Misafir

Birbirlerine sarıldılar.

"Seni Seviyorum..."

Ve uyuyakaldılar.

Ashley balodan çıkıp göle gelmişti.Çok rüzgar vardı.Akşamki soğuk etkisini sabahada bırakmıştı.Neredeyse gün doğmak üzereydi.Rengarenk saçları yüzüne vuruyordu.Gözlerindeki yaşlara vurdukça içi titriyordu Ashley'in zaten soğuktan bir hayli donmuştu.Çimenlerin üstüne oturdu ''neden ben''diyor ve ağlıyordu.

pearl hava almak için balodan çıkıp göle gelmişti yanlış görmüyorsa ağlayan bir kız vardı hmn yanına gidip merhaba bi sorun mu var dedi

Ashley yanında bir ses duymuştu.Kafasını kaldırdığında onu hemen tanımıştı.Ron'un sevgilisi Pearl.Gözyaşlarını sildi.''Yoo ya aslında var.Biz kızların en önemli sorunu ne?Erkekler.''dedi ve tekrar ağlamaya başladı.

''hmm seni anlıyorum ama bu sorunlar zmnla düzeliyor merak etme''pearl kızın ne hissettiğini anlıyordu daha geçen hafta oda ronaldla sorunlar yaşamış ve üzülmüştü

''Düzenlenebilecek bir sorun yok.Üzgünüm ama kendi kaşındı.Hem böyle bir günümü rezil etmeyede hakkı yok''dedi ve gözyaşlarını sildi.

pearl kimden bahsettiğini bilmiyordu sonra ismini öğrenmediği kıza dönüp''seni bu kadar üzen hangi erkek acaba ''diye sordu

neyse bak eğer o çocuk kimse eminim değmiyecek biridir üzülme bu kdr üzügünüm ama şimdi gitmem lazım diyerek pearl oradan ayrıldı

''Tamam canım güle güle.Bu arada adı Kayba''diye arkasından bağırdı sonra gitmeliyim die düşünerek yürümeye başladı.

Ashley çay dükkanından sonra tekrar buraya gelmişti.Başı ağrıdan çatlıyordu.Zaten bütün gece uykusuzdu.Mavi elbisesi ışıl ışıldı fakat gözlerinin için artık kanlanmıştı.Çimenlerin üstünde yattı ve gökyüzünü seyretti güneşten önce uyanmak buydu galiba diye düşünüyordu