3. Ders Ortak

Eileen sabahı zor yapmanın yorgunluğuyla akşamüzeri olan derine doğru yavaş adımlarla ilerliyordu. Etrafta çoğu öğrencinin dersi bitmiş ve eğlenceli konuşmalara dalmışlardı. Onun geçtiği an herkesin sessizleştiğini fark ederek sinsice gülümsemişti.

Derslikte herkes yine yerlerindeydi. Hep olduğu gibi masaya doğru ilerledi. Bugün siyahlardan vazgeçip kopkoyu mor bir elbise giymişti. Onu örtmek ister gibi siyah cüppesini giymeyi unutmamıştı. Saçlarını tepesinden toplamıştı. Önüne düşen birkaç tutamı arkaya atarak konuşmaya başladı.

“ Sihirli günler! Bu dersimiz son olduğu için çok kısa işleyeceğim.”

Masasına oturarak işleyebileceği bir dersti. Onun fazla konuşmayacağını yerine öğrencilerin konuşacağı bir ders olacaktı. Onlardan istediği öğrendiklerini anlatmak olacaktı. Sınıf meraklı gözlerle ona bakarken o önce okul hakkında birkaç bilgiyi daha vermek isteyerek onlara söz verecekti.

“ Hogwarts kurucularını öğrendiğimiz derslerimize ek olarak okul hakkında da bazı bilgiler vermek istiyorum. Hogwarts büyük bir kaledir ve bir sürü oda ve bilinmeyen geçişlerle doludur. Birçoğu hala bulunamamıştır. Bazı arkadaşlarınız ve sizler birkaç tanesini keşfedebilirsiniz. Ama keşfeden öğrenciler genelde bunları kendilerine saklamayı tercih ederler.”

Eileen’ da onlardan biriydi. Zindanlarda özel bir giriş bulmuştu. Girişin sonunda okuldaki söylenen ihtiyaç odasına benzer bir oda keşfetmişti. İhtiyaç odasına hiç gitmemişti ama o odayı ihtiyacı olduğu anda bulmuştu. Çok lüks döşenmiş bir yerdi ve sıkıntılı zamanlarda tek başına oraya uğramayı adet edinmişti. Eski zamanlara dönmek Eileen’ı gülümsetti.

“ Son olarak da okullar arasında 100 yılda bir yapılan Üç Büyücü Turnuvası vardır. Üç okul olduğu için ve üç kişi seçildiği için bu ismi uygun görmüşlerdir. Şimdi sıra sizde ödevleriniz de anlattığınız, öğrendiğiniz kurucuların hangisi size yön gösterici ve hangi düşünceleri ve yaptıkları size bir anlam ifade ediyor? İdealiniz hangisi?”

Eileen başta duran çocuğa elini kalk işareti yaparcasına yukarı kaldırdı. Çocuk hazırlıksız yakalanır gibi önce bir silkindi, ama hızlıca konuşmaya başlamıştı. Tek tek her öğrenci düşüncelerini devam ederken Eileen onları çok dikkatli dinliyordu. Hepsinin düşüncelerini yansıtan bir kurucu olduğu belliydi. Tüm öğrencilerin konuşması bitince Eileen kalkarak masanın önüne geçti ve dersin ve yılın bittiğini söylemek için hazırlandı.

“ Tüm sene boyunca umarım benden memnun olmuşsunuzdur. Gelecek yıl bir arada olmak umuduyla dersimiz ve dönem bitmiştir. Tatilde iyi eğlenin ve okuyun. Sihirli tatiller diyemeyeceğim. Yaşınıza göre maalesef yasak. Çıkabilirsiniz!”

Eileen başıyla herkesi selamlayarak sınıftan ayrıldı. Tam bir öğretmen gibi öğüt vermişti. Sanki buna kendisi çok uymuştu. Okuyun demesiyle gülme krizine girebilirdi ama ciddi olmaya çalışmıştı. Her tatilde eğlenecek bir şey bulmuştu ama…

Güneşin ilk ışıklarıyla uyanmıştı. Uyanır uyuanmaz kendisine "Günaydın!" dedi. Bugünçok mutlu bir şekilde kalkmıştı. Günü çok güzel geçeceğine inanıyordu. Onegmus'un kalkmasıyla diğer arkadaşlarıda kalkmaya başlamışlardı. atağından doğrulanlara "Günaydın!" diyordu. Daha sonra yerde duran terliklerini ayağına geçirdi. Terlikleri sürükleye sürükleye pencerenin yanına geldi. Pencereyi açar açmaz yüzüne hoş bir esinti geldi. Her sanah bunu alışkanlık haline gitrmişti. Kalkarkalkmaz pencereyi açıyordu. Dışarıda sesler Onegmus'un mutluluğunu katlıyordu. Artık üstünü değiştirme vakti gelmişti. Pencereyi yavaşca kapattı ve dolabına yöneldi. Diğer arakadaşları giyinmişlerdi. Hemen üstünü çıkarttı ve Ravenclaw cübbesini giydi. Ardından yatağının sağ tarafında bulunan çantasını aldı ve içine bugünkü gerekli eşyaları koydu. Arkasını dönerek kapya yöneldi. Merdivenlerden inerek ortak salona geçti. Hiç vakit kaybetmeden ortak salondan ayrıldı ve çıkışa ilerledi. Oradan çıktıktan sonra merdivenlerden hızlı adımlarla zemin kata indi. Zemin kata geldiğinde büyük kapıyı iterek Büyük salona girdi. İçeri girdiğinde öğrenciler ve profesörler kahvaltılarını yapıyorlardı. Hemen Ravenclaw masasına ilerledi ve oturdu. Bardağı meyve suyu ile doldurdu ve bir yudum alarak kahvaltısına başladı.

Çok hoş bir kahvaltıdan sonra bugünkü ilk dersi olan sihir tarihi dersliğine gitmek için masadan kalktı ve çıkışa doğru ilerledi. Büyük kapıyı iterek büyük salondan ayrıldı. Ardından sınıfa yöneldi. İlerlerken gördüklerine selam vermeyi unutmuyordu. Sınıfın kapısına geldiğinde kapıyı tıklatarak içeriye girdi. İçeride sadece bir öğrenci vardı. Hemen boş bulduğu sıraya yöneldi ve oturdu. İçeride bulunana öğrenci hiç konuşmuyordu. Elinde bir kitap vardı ve onu okuyordu. Sınıf çok sessizdi. Bu sınıfa üçüncü gelişiydi. Çok geçmeden diğer öğrenciler sınıfı doldurmaya başladı. Öğrenciler geldikten sonra Profesör'de sınıfa gelmişti. Üstünde siyah giysi yoktu. Bugün değişiklik yapıpı mor giymişti. Ancak cübbesi siyah vardı. Masasına ilerledi ve önünde durdu.

“ Sihirli günler! Bu dersimiz son olduğu için çok kısa işleyeceğim.” dedi. Onegmus "Bugün yazı yazmayacağız gibi görünüyor" dedi içinden. Ardından Profesör'e meraklı bir şekilde baktı. Bugün ne işleyecekelrdi acaba? Bunu az sonra öğreneceklerdi...

“ Hogwarts kurucularını öğrendiğimiz derslerimize ek olarak okul hakkında da bazı bilgiler vermek istiyorum. Hogwarts büyük bir kaledir ve bir sürü oda ve bilinmeyen geçişlerle doludur. Birçoğu hala bulunamamıştır. Bazı arkadaşlarınız ve sizler birkaç tanesini keşfedebilirsiniz. Ama keşfeden öğrenciler genelde bunları kendilerine saklamayı tercih ederler.” demesiyle Onegmus şaşırmıştı. Çünkü okulda sadece iki tane gizli oda olduğunu düşünüyordu. Bir tanesi sırlar odası diğeride ihtiyaç odası... Profesör birşeyler biliyor gibiydi. Ancak n bildiğini söylemiyordu. Biraz meraklanmıştı. Ama bunu belli etmemişti. Ardından Profesör'ü dinlemeye başladı.

“ Son olarak da okullar arasında 100 yılda bir yapılan Üç Büyücü Turnuvası vardır. Üç okul olduğu için ve üç kişi seçildiği için bu ismi uygun görmüşlerdir. Şimdi sıra sizde ödevleriniz de anlattığınız, öğrendiğiniz kurucuların hangisi size yön gösterici ve hangi düşünceleri ve yaptıkları size bir anlam ifade ediyor? İdealiniz hangisi?” demesiyle heyecanlanmıştı. Çünkü üç büyücü turnuvası çok ilginç geliyordu. Ona katılmak için herşeyini verirdi. Ama daha ilk senesindeydi. Bunu belli bir yaş sınırlaması vardı. Bu yüzden katılamazdı. Daha sonra öde duran bir Hufflepuff'lu kalktı ve konuşmaya başladı. Onegmus onu diliyordu. Kızın konuşması bittikten sonra Onegmus elini kaldırdı ve söz hakkı alarak ayağa kalktı.

"Bana yol gösterici olan kendi binamın kurucu olan Rowena Ravenclaw'dur. İkinici olarakta Godric Gryffindor'dur. Bu ikisi benim için önemli kuruculardır. Bayan Ravenclaw'nın zekiliğini beni etkiliyordu. Bay Gryffindor'unda cesurluğu etkiliyicidir. İdealim çok güçlü bir büyücü veya seherbaz olmak istiyorum" dedi ve yerine oturdu. Diğer öğrencilerin görüşlerini dinledi. Bütün öğrenciler görüşlerini bildirmişti. Ardından Profesör konuşmaya başladı.

“ Tüm sene boyunca umarım benden memnun olmuşsunuzdur. Gelecek yıl bir arada olmak umuduyla dersimiz ve dönem bitmiştir. Tatilde iyi eğlenin ve okuyun. Sihirli tatiller diyemeyeceğim. Yaşınıza göre maalesef yasak. Çıkabilirsiniz!” dedi. Onegmus son dersede girmişti. Bu dersi sonlandırmıştı. Çantasını eline alarak çıkışa doğru ilerledi ve Profesör'e "İyi günler" diyerek sınıftan ayrıldı.

Edit ElnGrc= Rp'lerin için sağol Güzel,

10 üzerinde+ 10

Bitkin,yorgun,duygusal geçen bir sene daha bitmek üzereydi.Bu gün son Sihir Tarihi dersini işleyecek olan Cho sabah kalktığında kızlar yatakhanesinde uzun uzun süslendi.Sanki aşık olmuştu...İçinden koşmak,zıplamak geliyordu.Ama yapmadı.Bunun yazdan dolayı olduğunu bilen olgun bir genç kız gibi davrandı.Büyük salonda kahvaltısını yaparken arkadaşlarının konuşmalarından güzel yerlere tatile gideceklerini anlamıştı.Onun bir ailesinin bile olmaması tüm bu güzel günü mahvetmişti.

Kahvaltıdan sonra Pénolopé bütün derslere girip binasına puan kazandırmak için çabaladı.Son olarak da Sihir Tarihi dersliğine geldi.Derslik aynı Eilleen gibi güzel ama siyahlara bürünmüştü.Boş ve temiz bir sıraya oturan Pénolopé yine dersliğin dolu olduğuna dikkat etti ve bu ilginin neden olduğunu uzun uzun düşündü.Erken gelse bile derslik hep dolu oluyordu.Pénolopé bu düşünceler içinde boğuşurken Profesör Eilleen dersliğe girdi ve

“ Sihirli günler! Bu dersimiz son olduğu için çok kısa işleyeceğim.”

dedi.Her zamanki gibi soğuk,mesafeli ama bir o kadar da tatlı bir ifade kullanmıştı.Güzeldi.Hemde çok.Ama kendine bakımsız görünüm verir gibi geliyordu Pénolopé'ye..Siyah giyiyor olmasından galiba..Pénolopé bu ders ifadelerini düzgünleştirip mırıldanmayacağına karar verdi ama yapamadığını çok geçmeden anladı..Profesör dersi anlatmaya başlamıştı.

Hogwarts kurucularını öğrendiğimiz derslerimize ek olarak okul hakkında da bazı bilgiler vermek istiyorum. Hogwarts büyük bir kaledir ve bir sürü oda ve bilinmeyen geçişlerle doludur. Birçoğu hala bulunamamıştır. Bazı arkadaşlarınız ve sizler birkaç tanesini keşfedebilirsiniz. Ama keşfeden öğrenciler genelde bunları kendilerine saklamayı tercih ederler.”

Pénolopé profesörün bu sözleri ile ondan söz istedi ve "Okula ilk geldiğim sene bende küçük bir geçit bulmuştum.Aslında eski olan o oda benim sığınağım olmuş tüm düşüncelerimi orada gerçekleştirmeye başlamıştım.Ama profesör Pelin o odayı mühürledi.Çünkü benim yaşımdaki bir öğrenci için uygun olmadığını düşündü." diyerek gülümsedi.Sonra da "Kesin arkadaşlarım beni süt sanacak" diye düşünerek kıkırdadı.Bu arada profesör dersi anlatmaya devam ediyordu.

Son olarak da okullar arasında 100 yılda bir yapılan Üç Büyücü Turnuvası vardır. Üç okul olduğu için ve üç kişi seçildiği için bu ismi uygun görmüşlerdir. Şimdi sıra sizde ödevleriniz de anlattığınız, öğrendiğiniz kurucuların hangisi size yön gösterici ve hangi düşünceleri ve yaptıkları size bir anlam ifade ediyor? İdealiniz hangisi?”

Pénolopé söz istedi ve "Binamdan da anlaşılacağı gibi Helga Hufflepuff'ı her haliyle destekliyorum.Onun izinden yürümeyi düşünüyorum.Onun gibi safkan bir aileden gelmesem de onun davranışlarını kendime uygun buluyorum.Bitki-Bilim en sevdiğim ders ve bende mezun olduğumda bu dersin profesörlüğü için başvuru yapacağım.İdealim onun kadar parlak bir öğrenci ve onun kadar parlak bir kurucu olmak.Belki ileride bende bir okul kurarım.Küçükken bunun hayalini kurardım." dedi.Sözü bittiğinde saçmalamamış olmayı diledi.Ondan sonra bir kaç öğrenci daha düşüncelerini dile getirdi.Böylece ders bitti.Dersin sonunda profesör

“ Tüm sene boyunca umarım benden memnun olmuşsunuzdur. Gelecek yıl bir arada olmak umuduyla dersimiz ve dönem bitmiştir. Tatilde iyi eğlenin ve okuyun. Sihirli tatiller diyemeyeceğim. Yaşınıza göre maalesef yasak. Çıkabilirsiniz!”

dedi.Pénolopé sevinç çığlıkları atmamak için kendini zor tuttu.Sonra profesöre yaklaştı ve

"Bütün bir dönem boyuncu hayatımda işlemediğim konuları anlattınız.Muggle anne-babadan geldiğim için bunların hepsini geçen sene öğrendim ve bu sene tazeledim.Herşey için teşekkürler profesör"

dedi.Profesöre söz söyleme sırası bırakmak istemiyordu.Bunun için eşyalarını yıldırım hızıyla topladı ve derslikten çıktı..

Edit ElnGrc= Rp 'lerinde kurguya sadık kalırsan daha iyi olur. Rp'lerde tasvire uzunluktan daha çok önem veriyorum...

10 üzerinden + 8

» 3. Ders - Ortak
» 1.Ders Ortak
» 2. Ders Ortak
» Ortak Salon