Göl Kenarında

"Boşver uzun hikaye, hem seni sıkmak istemem" diyerek Ned'in elindekilerini aldı parşömene tüy kalemiyle imzasını attı.

Ned gülümsiyerek "Gizli bir şey değilse benim için sorun yok anlatın lütfen." dedi ve dinleme komutuna girdi.Çantasını kapatarak kenara koymuştu.

"Harry'nin içine voldemort girdi ve harry ile benim öpüşmemi sağladı." dedi profesör mutsuz bir surat ifadesiyle.

"Noldu sustun" dedi profesör.

Ned biraz şaşırdı ve Voldemort lafını duyunca biraz irkildi ardından"Lütfen o kelimeyi söylemeyin ." dedi hiç gülmemişti komik bir durum değildi .

"Pekala söylemem" dedi profesör.

"Ee yenisin galiba burda"

Ned biraz utanmıştı ama genede merakı'nın önüne geçemiyordu ve "Sizin okul zamanınızı anatabilirmisiniz." demişti başını öne eyerek.

Profesör Hazal "Ben okul zamanında profesör değil Quidditch kaptanı olmak isterdim seçmelerin yapılacağından bir gün önce kolumu kırdım ve seçmelere katılamadım.Nedense her seçmede bir yerimi kırmışımdır." dedi eski günlerini hatırlamanın verdiği bir tebessümle.

Ned biraz gülümsedi ardından "Yazık olmuş. Çok şanssızmışınız."diyerek gülümsedi ama birinin böyle şanssız olabileceğini bilmiyordu ardından K.S.K.S. dersinin ödevi aklına gelmişti ve "Size uğursuzluk büyüsü yapılmış olabilirmi?" dedi şimdi suratında endişeli bir hal vardı.

"Bak ben bunu hiç düşünmemiştim. Ama pek sanmıyorum kim yapar ki bunu bana" dedi profesör düşünceli bir biçimde.

"Bak ben bunu hiç düşünmemiştim. Ama pek sanmıyorum kim yapar ki bunu bana" dedi profesör düşünceli bir biçimde.

Ned "Belli olmaz herkez yapabilir belkide ailenizi sevmeyen birileri vardır.Olamazmı.?" demişti şimdi beynini zorluyordu bu büyünün panzehirini etkisini geçirebilecek ne var diye.

"Her neyse bırakalım bunları"

Ned susmuştu acaba çok mu soru sormuştu biraz kendine kızdı sivri dili herzama başına bela açmıştı acaba buradada açacakmıydı belkide açmışt bile ama o farkında değildi ardından "Çok mu soru sordum ." diyerek sırıttı.

"Yok sadece ben biraz yorgunum ama sormak sitediğin başka soru varsa sor"

Ned biraz güldü çünkü onun sorularından çok kişi bıkmıştı ve dinlemekten kaçmayı isterlerdi "Garip ." diye mırıldandı biraz şaşırmıştı ardından "Sabırlısınız. Herhalde" dedi "Aslında bir şey daha sorucam." dedi aklına güzel bir şey gelmişti.

"Sor tabi canım" dedi prof.

"Güzelliğinizi nerden aldınız.Çok güzelsiniz." demişti Ned'e anidan böyle cümleler gelirdi . Kafasını bu sefer kaldırıp Proffesörün yüzüne baktı.

Profesör "Teşekkür ederim Ned" biraz utanmıştı."Ben en çok gözlerimi beğeniyorum ve gözlerimin rengi olan gri ailemin hiçbirinde yoktur."

Ned aniden Proffesörün gözlerine bakakakldı çünkü hiç farketmemişti gri renklerini ve ardından "Gerçekten ben farketmedim ama gözlerinizde çok güzel." dedi . Gerçektende alemin hiçbirinde gri göz görmemişti şu ana kadar.

"Teşekkür ederim:)" dedi profesör hafiften kızararak.

Ned proffesörün biraz kızardığını gördü vede sustu. Artık daha akıllıca bir yol bulmuştu sorularından bıktırmamak için ardında "Şakadan anlarmısınız?" demişti.

"Şakalara bayılırım ama ben çok yoruldum.İzin verirsen artık gidiyim"

"Bende onu diyecektimde söyleyemeiştim bende gidecem" diyerek parşömeni çantasına koydu ardından çantasını sırtına alarak ayağa kalktı.