vforvendetta 5. dönemi bekliyor
Mesaj Sayısı : 2 Savaş Tarafın : ölüm yiyen Ruh Halin : Tuttuğu Büyücü Takımı : Kayıt tarihi : 18/01/09
| Konu: V For Vendetta Paz Ocak 18 2009, 17:00 | |
| Ad:v for soyad:Vendetta Kişisel Özellikler:Akıllı,sinsi,kötü,zeki,istediğini yaptıran,kendini hep kanıtlamak isteyen,çıkarcı,sinirli,eğlenceli Fiziksel Özellikler:Kahverengi saçlı,kahverengi gözlü,uzun boylu,yakışıklı,normal kilolu Burç:BalıkAilesi:Vendetta ailesi aslında büyücü dünyasında iyilik için savaşığ büyük başarılar elde ederek özgürlük ilkesini her zaman savunmuştur.Ailenin bütün bireyleri sadık,hırslı ve çalışkandır.Karanlık sanatlara karşı savunmada üstünleşmiş bir ailedir.İhanet bu ailenin katlanabileceği son şeydir. Sadakate ve başarıya en az sevdikleri kadar önem verirler.Ailemin dünyasında ille bir taraf seçmek zorundasınız.iyiller onlara hakettiği saygıyı vermeyince ölüm yiyen olmuşlardır Özgeçmişi: Babası ve annesi çok saygın ölümyiyenlerdir.V for kısaca V annesini daha çok zevkmettedir.Babası ölüm yiyen olduktan sonra gizlice doloreskolejini açmıştır. Örnek Rp:Karanlık bir çağa girilmişti. Şimdi hep birlikte yıllar öncesine döneceğiz...Çoook önceye...Lucius ve Narcissa Malfoy'un yeni doğan bebekleri küçük [url=http://www.harrypotter.gen.tr/root/index.asp?PG=6429&acik_olan=14&dil=1&Renk=]Draco[/url] ile eve dönmelerine... Bu sevgi dolu minik şey ailenin gözbebeğiydi. Draco 8 yaşına basana kadar çok sevimli, çok uysal bir çocuktu. Ailesinden nefretin nasıl birşey olduğunu henüz öğrenmemişti. Onlardan öğrendiği tek şey; bu koca evin kilerinde ‘yasak oda’ adını verdikleri kasvetli, karabüyü dolu bir oda olduğuydu. Ama Draco gün geçtikçe büyüyordu ve içindeki araştırma isteği her geçen gün daha da artıyordu. Bir gün annesiyle babasının tatilde, ev cinleriyle uşağın da izinde olmasını fırsat bilerek o odaya girdi. Aslında çok korkuyordu; ama merak duygusu çok ağır basıyordu. İçerde sırtı kapıya dönük bir şekilde oturan, eski cüppeli ve yaşlı bir kadın vardı. İçeriye birinin girdiğini duyan kadın yüzünü Draco'ya döndü. Bu kadının suratını gören Draco yere düşecek gibi oldu. Onu eskiden görmüştü, yıllar önce öldüğünü söyledikleri, pek çok kehanette bulunmuş bir falcıydı. -Bir gün o güzel gözlerin bir kız yüzünden dolacak küçüğüm; bil ki o gün ben senin yanında olmayacağım; ama şunu da sakın unutma ki ben o gün sana cennetten bakıyor olacağım... -Bu da ne demek büyükanne?? Hem ne kızı, ne ağlaması?? -Ne yapman gerektiğini biliyor olacaksın o zaman... -Büyükanneee... Ne demek istiyorsun? Böyle söyleme. Hem sen her zaman benim yanımda olacaksın? Ya gidince seni bir daha hiç göremezsem büyükanne? -Ağlama küçüğüm. Sen beni göremesen de, ben hep senin yanında olacağım...Hoşçakal küçüğüm... -Büyükanneee...YALVARIRIM GİTME!!!!! Ama o gitmişti.Draco o akşam kendi kendine bir söz verdi: Ölene kadar Azkaban'da kalmak zorunda olsa bile ilk kız arkadaşını yıl sonunda öldürecekti!! Büyükannesi bir kız yüzünden ağlayacağını söylemişti zaten... O günden itibaren kızlara kötü davranmaya başlamıştı. Hatta onlara yaptığı bu kötülüklerden zevk aldığı bile söylenebilirdi. Artık kötülük yapmak o kadar hoşuna gidiyordu ki bu huzurlu çocuk; durdurulamayan bir canavara dönüşmüştü. **************************** Artık 15 yaşında bir delikanlıydı ve yeminini her akşam tekrarlıyor, bir gün öcünü alacağına dair yeni yeminler ediyordu. Hogwarts'ta 5. sınıfa başladığı günün akşamıydı. Tüm Slytherin binası ortak salonda toplanmıştı. O sırada ortak salonu dışarıya bağlayan koridordan bir ses geldi. Kapı yavaşça açılıyordu. Zindanlara giden kıvrılmış yılan biçimindeki merdivenden önce bir çift siyah ayakkabı ve yerlere değen yepyeni bir cüppe göründü. Sonra koyu kahverengi bir sandık,kısacık bir etek, görebileceğiniz en beyaz yüz ve bu yüze çok yakışan bal rengi gözlerle; bele kadar uzanan kahverengi, dalgalı saçlar izledi onları. Kız bir süre durduktan sonra konuşmaya başladı: Me'aba... Ben Eleano'. Sackville-Bagg yani kısaca Elle,Du'mst'angdan bu'aya gelmek zo'unda kaldım;yani anlayacağınız gibi okuldan şutlandım. Eeee.. Bana kimse kendini tanıtmayacakmı? Draco hariç herkes kıza yaranmak için birşeyler yapmaya çalışıyordu. Aslında Draco kızın yüzüne bakmaya bile tenezzül etmemişti. Onun bu umursamaz hali kızda bir merak uyandırdı.Draco'da çirkin bir çocuk değildi hani. Kız onca koşuşturan kişinin arasından sıyrılıp Draco'nun yanına oturdu: -Me'aba. Sanı'ım seninle tanışmadık.Ben Eleano'... Kafasını bile kaldırmadan kızı yanıtladı Draco: -Ben Draco.Tamam mı mutlu oldun mu? Şimdi beni rahat bırakacakmısın?.. Kıza bağırmak için kafasını kaldırınca ettiği hakaretlere çok pişman oldu. Bir çift ıslak bal rengi göz taa.. gözlerinin içine bakıyordu. O an ettiği tüm yeminleri unuttu ve kıza oracıkta aşık oluverdi. Kızın gönlünü almak için kekeliyerek özür dilemeye çalıştı: -Yani öyle demek istemedim. Bak lütfen kırılma, sinirim bozuktu biraz...Biliyor musun bunlar adamı uyuz eder... -Tamam tamam neyse zaten saat kaç oldu.Ya'ın özü' dilemeye devam ede'sin ama ben seni affettim zaten...Hadi iyi gecele'... -Sana da... Kız gittikten sonra Draco'nun aklına ettiği yemin geldi. Karamsar düşüncelerle odasına doğru giderken aklına büyükannesinin sözü geldi. Ayakkabılarını çıkarıp yatağına uzanırken bu söz kulaklarında uğulduyordu... Aradan birkaç ay geçti. Kız o kadar güzeldi ki herkes onun peşindeydi ama o Draco'nun çıkma teklifini kabul etmişti bile. Harry bunu bile bile kızın peşini bırakmamıştı. O kız nasıl sümüklü Malfoy'un kız arkadaşı olabilirdi ki... Bir akşam karar verdi: Yarın ki [url=http://www.harrypotter.gen.tr/root/index.asp?PG=75&acik_olan=14&dil=1&Renk=]Quidditch[/url] maçında kız süpürgeden düşer de Harry onu kurtarırsa kızı Malfoy'dan ayırabilirdi.Yarını iple çekiyordu. Slytherin takımının arayıcısı olduğu için Draco'da oradaydı. Slytherin kaptanı kızı gizli silahları olarak kullanacaktı, en iyi vurucusunu harcamak istemiyordu. Bir ara kız süpürgesinde ayağa kalktı. Bu Harry için mükemmelden de öte bir fırsattı. Ama aklı böyle entrikalara pek çalışmayan Harry, Draco'nun kendisinden hızlı davranacağını nereden bilebilirdi ki...Haliyle Harry'nin hayalleri de suya düşmüş oldu. ******************************* Yıl bitiyordu ve Draco kendi kendine ettiği yemini tutmak zorundaydı. En sonunda Eleanor'u ormana doğru bir yürüyüşe gitmeye ikna etti. Bu işi burada bitirmek zorunda hissediyordu kendini, sonra birden ağlamaya başladı. Büyükannesi söylemişti, bir kız yüzünden ağlayacaksın demişti. Asasını çıkarttı ve yeminini tutabilmek için tüm güçle onu Eleanor'a doğrulttu. Elleri öyle fena titriyordu ki asadan birden bire kocaman siyah bir yılan fırladı ve tam önünde duran kızı bileğinden soktu. Kız oracıkta bir çığlık atarak yere yığıldı. Bu çığlığı duyanlar hemen koşarak geldiler; fakat çok üzücü bir tabloyla karşılaştılar. Draco dizlerinin üstüne oturmuş ve kızı kucağına almış bir şekilde taşlaşmıştı ve Eleanor'un ölü bedeni de öyle. İkisini ayırmak için çok uğraştılar; ama başaramayınca onları Slytherin ortak salonunun en görülebilecek yerine koydular. Bu olaydan sonra tüm okul sarsıldı ve onların adı her anıldığında derinden gelen bir ses şu şarkıyı söylüyordu: Düşün geçmişi dön bak geriye Ya seninkide onunki gibi yeminliyse Bak onlara,ya onun yeminide Unutulanları hatırlamak için bak gökyüzüne Şöyle bir alttan bak içinde kaybolduğun düşünceye Ağlamaya başlar ağaçlardaki kuşlar bile Onların hikayesini duyan herkesin ağzından sadece şu sözcükler dökülebildi: -Onlar için herşey daha iyi olabilirdi... Düşün geçmişi dön bak geriye Ya seninkide onunki gibi yeminliyse Bak onlara,ya onun yeminide Unutulanları hatırlamak için bak gökyüzüne Şöyle bir alttan bak içinde kaybolduğun düşünceye Ağlamaya başlar ağaçlardaki kuşlar bile Onların hikayesini duyan herkesin ağzından sadece şu sözcükler dökülebildi: -Onlar için herşey daha iyi olabilirdi... Düşün geçmişi dön bak geriye Ya seninkide onunki gibi yeminliyse Bak onlara,ya onun yeminide Unutulanları hatırlamak için bak gökyüzüne Şöyle bir alttan bak içinde kaybolduğun düşünceye Ağlamaya başlar ağaçlardaki kuşlar bile Onların hikayesini duyan herkesin ağzından sadece şu sözcükler dökülebildi: -Onlar için herşey daha iyi olabilirdi...
| |
|